SİNÜZİT AMELİYATINI UZMANINA SORDUK

Üç Boyutlu Navigasyon sistemi hakkında merak edilenleri Nişantaşı Kulak Burun Boğaz Merkezi’nden Doç. Dr. Erhun Şerbetçiye sorduk…3’üncü boyut tekniği tüm riski ortadan kaldırıyor Beyin ve gözler gibi önemli organlarla komşu olan sinüsleri tedavi etmek artık çok daha kolay! Yaklaşık bir yıldır ülkemizde kullanılan ve sinüzit ameliyatlarında oluşabilecek tüm tehlikeleri ortadan kaldıran 

Türkiye’de yaklaşık bir yıldır kullanılan ve büyük hastanelerde uygulanan Üç Boyutlu Navigasyon sistemi, sinüzit ameliyatlarında oluşabilecek tehlikelerden korkan hastalar için yeni ve daha güvenli bir tedavi yöntemi

Bu yeni sitemin her sinüzit ameliyatında gerek duyulmadığını söyleyen Doç. Dr. Erhun Şerbetçi uygulamayı şöyle anlatıyor, “Cerrahiye başlamadan önce hastanın yüz bölgesindeki referans noktaları cerrahi araçlar ve optik okuyucu ile belirleniyor. Bundan sonra bu noktalar ile hastanın önceden çekilmiş tomografik görüntüleri birleştiriliyor. Alınan değişik tomografi kesitleri sayesinde 3 boyutlu olarak ve endoskopik gözlem eşliğinde cerrahi daha güvenli bir şekilde tamamlanıyor”

Kış aylarının gelmesi ile beraber en sık karşılaşılan hastalıkların başında üst solunum yolları enfeksiyonlarının yer aldığını belirten Şerbetçi, çoğu kez basit bir nezle gibi başlayan bu hastalıkların genelde sinüsleri de etkilediğini ve eğer kişide zemin hazırlayan faktörler de varsa hastalığın sinüzite dönüştüğünü söylüyor.

Sinüzitin başladığını ise, burun tıkanıklığı, burun ve geniz akıntısı, inatçı öksürükler gibi belirtilerin 10 günden fazla sürmesi haber veriyor.

KORKMAYA GEREK KALMADI

Son yıllarda geliştirilen endoskopik yöntemle yapılan sinüzit ameliyatları oldukça güvenli hale gelmiş olsa da, her ameliyatta olduğu gibi birtakım riskleri bulunuyor. Sinüslerin beyin ve gözler gibi önemli organlarla komşu olması ise bazı zor ameliyatlarda güvenliğin arttırılmasını gerektiriyor. İşte bu durumlarda uzmanlar, “Üç Boyutlu Navigasyon sistemi”nin kullanılmasını tercih ediyor.

Tüm sinüzit ameliyatlarında “Navigasyon Sistemi” ne başvurmak gerekmediğini söyleyen Şerbetçi, “Navigasyon Sistemi” ameliyat süresini uzatabilir ve maliyetini arttırır. Endoskopik sinüs ameliyatları üzerine deneyimli bir uzman zaten sinüzit ameliyatlarının çoğunda bu sisteme başvurmaz ve ameliyatları güvenli bir şekilde tamamlar. Ancak “alın sinüsü” (Frontal sinüs) ve en derin sinüsümüz olan kafa tabanındaki “sfenoid sinüs” hastalıklarında ve bazı durumlarda gerekebilecek hastanın tekrarlayan sinüzit ameliyatlarında “Navigasyon Sistemi” nin kullanılması ameliyatları çok güvenli bir hale getirmektedir” şeklinde konuşuyor.

NASIL BİR YÖNTEM

Sinüs cerrahisine başlamadan önce hastanın yüz bölgesindeki referans noktaları ve cerrahi araçlar optik okuyucu ile belirleniyor. Daha sonra bu noktalar ile hastanın önceden çekilmiş tomografik görüntüleri birleştiriliyor. Bu şekilde müdahale sırasında cerrahi aletin yerinin,

tomografik imajlar üzerinde izlenebilmesi sağlanıyor. Alınan değişik tomografi kesitleri de 3 boyutlu olarak ve endoskopik gözlem eşliğinde ameliyatın daha güvenli bir şekilde tamamlanmasına olanak veriyor.

Sinüs ameliyatlarının çoğu tamamen burun deliklerinden girilerek yapılıyor ve yüzde herhangi bir kesi yapılmıyor, böylece yara izi oluşması tehlikesi de ortadan kalkıyor. Navigasyon desteği ile de sinüs cerrahisinde oluşabilecek komplikasyonlar azaltılabiliyor.

HANGİ DURUMLARDA AMELİYAT GEREKİR

Türkiye’de her yıl binlerce Kronik sinüzit hastasının ameliyat edildiğini söyleyen Şerbetçi, “Kronik sinüzit sık sık üst solunum yolu enfeksiyonu geçiren kişilerde, alerjik veya astımlı olan hastalarda görülebilir. Sinüzitler sıklıkla antibiyotik ve diğer bazı ilaçlarla tedavi edilsede ilaçların yeterli olmadığı durumlarda ve bazı diğer yapısal ve hastalıkla ilgili sorunlarda sinüzit ameliyatları gerekebilir” diyor.

Sinüs cerrahisinde cerrahi anatomi kişiden kişiye farklılık gösterebiliyor diyen Şerbetçi, özellikle bazı anatomik güçlüklerde ve ileri hastalıklarda ameliyatın daha güvenli şekilde yapılabilmesi için “Üç Boyutlu Navigasyon sistemi” denilen yön gösterme teknolojisinin kullanılmasının uygun olduğunu söylüyor.

Ünlülerin Diyetisyeni Dr.Ender Saraç'tan Yağ Yakan Çorba

Ünlülerin Diyetisyeni Dr.Ender Saraç malumunuz uyguladığı diyetler ile pek çok ünlünün zayıflamasına ve forma girmesine yardımcı oluyor.Kendisi de maşallaah ilerleyen yaşına rağmen tığ gibi,en ufak bir yağ zerresi görünmüyor.Dr.Ender Saraç'ın zayıflama,form tutma,yağ yakma amacı ile vermiş olduğu yağ yakan çorba tarifini veriyoruz.

Malzemeler:
* 2 demet taze soğanya da 1 büyük boy ince doğranmış soğan/pırasa
* 1 orta boy karnabahar veya 2 orta boy brokoli
* 125 gram ıspanak veya doğranmış orta boy lahananın yarısı
* 1 adet irice sarı biber
* 6-8 adet doğranmış kereviz sapı
* 2-3 adet büyük boy ince dilimlenmiş havuç
* 1 ölçek ev yapımı tavuk ya da sebze suyu
* 4-5 adet olgun domates
* Yarım limon suyu
* 1 ufak avuç irice doğranmış maydanoz
* 2 diş sarımsak (isteğe bağlı)
* Yarım çay kaşığı pul biber (isteğe bağlı)
* 1-2 çay kaşığı dövülmüş hardal ve kişniş tohumu (İsteğe bağlı)

Hazırlanışı: Domates dışındaki tüm sebzeleri ve baharatları büyük bir tencerenin içine koyun. Tavuk ya da sebze suyunu ekleyin ve gerektiği kadar su ilave edin. Kaynamaya başlayana kadar kısık ateşte pişirin. Ardından domatesleri ve limon suyunu ekleyin. Taze otları ve sarımsağı ve pul biberi kattıktan sonra yarım saat kısık ateşte pişirin.

Kadınlarda Kısırlık nedenleri

Pelvis tümörlerinden ve yapışıklıklarından olan kısırlık

Kadında kısırlığı yapan etken pelvis tümörleriyse, tam bir değerlendirilme yapılmalıdır. Göbekten sokulan bir periskopla yapılan bir laparoskopi, doktorun pelvis organlarını gözden geçirmesini sağlar. Yumurtalıkların ya da tüplerin çevresinde yapışıklıklar, tümöral gelişmeler varsa, tuboplasti yapılmalıdır. Yumurtalık tümörleri çok dikkatle incelenmeli ve kısırlık yapıyorlarsa çıkarılmalıdır.

Doğuştan bozuklukların yaptığı kısırlıklar

Kısırlık, çift vajina ya da rahim, rahimin tümüyle yokluğu gibi olağandışı bozukluklara bağlıysa, doktorunuzun yapabileceği fazla bir şey yoktur. Çift rahim varsa gebelik olabilir,

fakat düşük olasılığı yüksektir, erken doğumlar da çok görülür. Sadece rahimi ikiye ayıran bir bölme söz konusuyla bu, Strassam ameliyatıyla çıkarılabilir ve rahim düşük olasılığını azaltacak bir biçimde düzeltilebilir. Nispeten ender olan ve tedavileri karmaşık olan öbür rahim anomalileri burada tartışılmayacaktır.

Kadınlarda Vajina ve Rahim Yokluğu

Geçenlerde bir arkadaşımın kızını adet görmediği için doktora götürmüşler,muayene sonucu kızın vajinasının olmadığı söylenmiş.Ben de böyle bir şeyi ilk defa duyduğum için internette bu konu ile ilgili araştırma yaptım ve gerçekten doğru olduğunu,bazı kadınların vajinasız olarak doğduğunu ve yapılan ameliyatla normale dönebildiğini öğrendim.Fakat her ne kadar ameliyatı yapılsa da çocuk konusunda pek umut olmadığı söyleniyor.

Bazı kadınlar vajinasız ya da rahimsiz olarak doğarlar. Bunlar ayrı ayrı olabilirlerse de, genellikle vajinanın yokluğu rahimin de yokluğu demektir. Buna karşın yumurtalıklar genellikle normaldir ve cinsel karakteristikler normal olarak gelişir.

Kadınlar genellikle böyle bir sorunları bulunduğunu bilmezler. Ya cinsel ilişkiye teşebbüs edince, gerçek bir girişin bulunmadığını farkederler ya da ayhali görmeyince doktora başvurduklarında durum ortaya çıkar.

Bu bozukluk kalıtımla ilgili olmayıp, çoğunlukla gebelik sırasında annenin geçirdiği bir hastalıktan ya da aldığı ilaçlardan olur.

Kadının vajinası yoksa ki, bu durum kendi kendine yapılan yoklama sırasında fark edilebilir, doktor onun kromozomlarını muayene edip normal olup olmadığına bakmalıdır. Göbekten periskopu sokup laparoskopi yaparak, rahim ve yumurtalıkların mevcut ve normal olup olmadıklarına da bakmalıdır.

Rahim de, yumurtalıklar da varsa (ki böyle durumlarda ender olarak bulunur), erkekten kadına cinsiyet değiştirme ameliyatlarında uygulanan plastik cerrahi teknikleriyle bir vajina yapılabilir. Bu ameliyatta bir tünel yapılır, sonra kalçanın iç tarafından alman bir deri parçasıyla örtülür. Temasından kokusuna kadar, gerçek bir vajinanın bütün özellikleri yaratılmış olur. Bu deri parçası sinir dokusunun hemen üstüne dikildiği için duygu noksanlığı olmaz ve orgazm da tümüyle normal olur. Bu işlem rahim ve yumurtalıklar bulunmadığı takdirde bile yapılabilir, fakat o zaman gebelik mümkün değildir.

Hipertansiyon Ve Damar Tıkanıklığına Bitkisel

İnternette gezinirken rastladım bu tarife,Özellikle hipertansiyona ve damar tıkanıklığına iyi geldiği söyleniyor.İlgimi çekti,bayağı farklı ve pek rastlanmayan bir tarif.Bunu yazan bayan, bir arkadaşının Rus uyruklu kayın validesinden almış bu formülü.

Hazırlanışı:40 diş soyulmuş ezilmiş sarımsak,2 lt. limon suyu  ağzı iyice kapanıp hava almayacak bir kavanoza doldurulur,kavanozun ağzına  koyu renkli bir bez kapatılır.normal oda sıcaklığında  her gün karıştırmak üzere 25 gün bekletilir,her gün çalkalamak unutulmamalıdır,sarımsaklar eriyince kavanoz açılıp  her sabah aç karnına  yarım çay bardağı içilir.bitene kadar devam edilir,kullandıkça ağzı sıkıca kapatılır.yarım saat hiçbir şey yenilmez,ve her gün aynı saatte kullanılmalıdır..

• gelelim nelere faydalı bu içecek, hipertansiyona,damar tıkanıklığına,kolesterole,lipite,şekere,iyi geliyor.
• metabolizmayı hareketlendirir.
• idrar söktürüyor.
• böbrek  ve safra taşlarını düşürüyor.
• tüm romatizmal hastalıklara iyi geliyormuş.

ben özellikle bağışıklık sistemimi güçlendirmek ve strese bağlı cilt alerjisi için denedim sonuç olumlu oldu.bir deneyin derim.

Şöyle Bir Dolaştım Blog Alemini

Kendi halinde cilt bakımı ve güzellik konusunda derlediğim yazıları yayınlıyordum bir zamanlar.Blog yazarı dostları dolaşmayalı epey zaman olmuş.Bu akşam şöyle bir dolaşayım dedim internet alemini,oda ne ne cevherler varmışta bilmiyormuşuz.Gerçekten çok kaliteli blog yazarı arkadaşlar var.Şimdi burada isim vermek istemiyorum diyeceğim ama onlara haksızlık olur bu ,aklıma ilk gelenler blogeditörü,"blog mania",eda suner,"annekaz"makyajgüncesi ve daha adını hatırlayamadığım niceleri.

Hepsi kendi alanında birer üstad,şimdi hayıflanıyorum ben bu google friend connect'i niye daha önce kurmadım diye.Her blogun yüzlerce,binlerce takipçisi var da,benim niye yok dedim kendi kendime ve bugün kurdum bu eklentiyi.Umarım hayırlı olur blogum için.Gezdiğim ve beğendiğim bir çok blogu takip etmeye başladım.bir kaçını da izlediğim bloglar kısmına ekledim.

eee bundan sonra blog dayanışması ile onlarda beni yalnız bırakmazlar heraldin...Beni ekleyen ,eklemeyen tüm blogger arkadaşlarıma teşekkürlerimi gönderiyorum.sevgiyle kalınız.

Güneş Lekeleri İçin Maske Tarifi

Zaman İnsandan Çok şeyler alıp götürüyor.Bir zaman sonra aynaya baktığınızda o güzel ve genç görünümünüz den eser kalmadığını fark ediyorsunuz.özellikle de güneş lekeleri daha fazla ortaya çıkarak cildinizi daha yorgun ve cansız gösteriyor.Şimdi size tarifini vereceğim maske sayesinde güneş lekelerinden kurtulabilirsiniz.

1  çorba kaşığı yoğurt

1  tatlı     kaşığı yulaf unu

çeyrek limonun suyu

1 tatlı kaşığı elma suyu

yukarıdaki malzemeler iyice karıştırılır temizlenmiş cilde sürülür yarım saat beklenir sonra hafif hafif ovarak çikarılır sonra nemlendiricinizi ve güneş koruma kreminizi kullanın bende sonuç verdi

Siz de denediğiniz ve olumlu sonuç aldığınız formüllerinizi yorum bölümüne yazarak bizimle paylaşabilirsiniz. değişik formülleri bekliyorum